BAKAN TUNÇ: YENİ ANAYASAYA MİLLETİMİZİ KAVUŞTURMAK GEREKİR
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, "Biz milletimize olan borcumuzu, tüm siyasi partiler olarak Türkiye Büyük Millet Meclisinde grubu bulunan ya da bulunmayan, sivil toplumun görüşlerini alarak yeni bir demokratik anayasaya milletimizi kavuşturmak gerekir" dedi.
Adalet Bakanı Tunç, TRT Haber canlı yayınında gündeme ilişkin açıklamalarda bulundu. Bugüne kadar 176 maddesi olan 1982 Anayasası'nda, 184 maddenin değiştirildiğine dikkat çeken Bakan Tunç, bunun bir maddenin birden fazla kez değiştiği anlamı taşıdığını söyledi.
Türkiye'nin yeni ve sivil bir anayasaya ihtiyacı olduğuna vurgu yapan Adalet Bakanı Tunç, "Eğer 28. Dönem Parlamentosu millete olan bu borcunu yerine getirmezse, milletimiz önüne konan sandıkta bunun cevabını verir" diye konuştu.
SİVİL BİR ANAYASAYI MİLLETİMİZ HAK EDİYOR
Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, 1982 Anayasası'nın, 12 Eylül 1980 darbesini yapanlar tarafından oluşturulmuş bir metin olduğunu belirterek, bugüne kadar 176 maddesi olan 1982 Anayasası'nda 184 maddenin değiştirildiğini, bunun bir maddenin birden fazla kez değiştiği anlamını taşıdığını söyledi.
1982 Anayasası'nın, değişikliklerle adeta "yamalı bohça" haline geldiğini söyleyen Bakan Tunç, "Bunlar tabii ki Anayasa'nın vesayetçi ruhunu tamamen ortadan kaldırmaya, silmeye yetmedi" ifadesini kullandı.
Adalet Bakanı Tunç, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
"Anayasamızı yapanlar meşru kişiler değil. Dolayısıyla yapanlar açısından bir meşruiyet söz konusu olmayınca sadece bu sebep bile Anayasa'nın değiştirilmesi için geçer bir sebeptir, yeterli bir sebeptir. Bu derece çok reform yapmamıza rağmen Anayasa'mızda yeknesaklık söz konusu değil. Bu da özellikle çelişkili bazı maddeler ortaya çıkardı. Bu sebeple de yeni bir metnin yazılması, hak ve özgürlükleri öne alan, çoğulcu, herkesin görüşünün orada yansıyabileceği, 85 milyon vatandaşımızı kucaklayan, kuşatan demokratik, sivil bir anayasayı milletimiz hak ediyor."
TÜRKİYE ARTIK ESKİ TÜRKİYE DEĞİL
Bakan Tunç, Türkiye'nin artık eski Türkiye olmadığını, demokratik reformlarıyla, demokrasinin çıtasının yükselmesiyle, yeni hükümet sistemiyle, demokrasi açısından güçlü bir ülke konumunda olduğunu bildirdi.
Türkiye'nin fiziki kalkınma açısından da güçlü, arabuluculuk konusunda da başvurulan bir ülke olduğunu vurgulayan Tunç, "Dolayısıyla böyle bir ülkenin eski bir anayasayla, darbecilerin yaptığı, meşru olmayanların yaptığı bir anayasayla Türkiye Yüzyılı'na başlaması, Cumhuriyet'imizin ikinci yüzyılına adım atması. Türkiye bunu hak etmez" diye konuştu.
Adalet Bakanı Tunç, "Biz milletimize olan borcumuzu, tüm siyasi partiler olarak Türkiye Büyük Millet Meclisinde grubu bulunan ya da bulunmayan, sivil toplumun görüşlerini alarak yeni bir demokratik anayasaya milletimizi kavuşturmak gerekir" dedi.
Yeni anayasa yapılırken uzlaşmanın önemli olduğunu, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın da bunu dile getirdiğini belirten Bakan Tunç, Cumhur İttifakı olarak da buna hazır olduklarını kaydetti.
Adalet Bakanlığının geçmişte de yeni anayasa konusunda çalışmalarının bulunduğunu ifade eden Tunç, anayasa çalışmaları sürecine çalıştaylarla katkı vereceklerini dile getirdi.
UZLAŞMAYA YANAŞMAYANLARA MİLLETİMİZ YERİ VE ZAMANI GELDİĞİNDE CEVABINI VERİR
TBMM'nin 1 Ekim'de başlayacak yasama yılında yeni anayasa konusunun gündeme geleceği hatırlatan Adalet Bakanı Yılmaz Tunç, “bu konuda uzlaşmaya yanaşmayanlara milletimiz yeri ve zamanı geldiğinde cevabını verir" dedi.
"Yeni anayasa" yapılırken, uzlaşma konusundaki Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın çağrısının çok önemli olduğunu vurgulayan Tunç, konuşmasını şu şekilde sürdürdü:
"İnşallah bu çağrıya muhalefet partileri cevap verirler, Mecliste grubu olan partiler, Mecliste grubu olmayan partiler de elbette görüşleri alınabilir süreç içerisinde. Eğer 28. Dönem Parlamentosu millete olan bu borcunu yerine getirmezse milletimiz önüne konan sandıkta bunun cevabını verir. Biz milletimize olan borcumuzu yerine getirmek zorundayız. Bugüne kadar yaptığımız reformlar, Türkiye'nin geldiği bu nokta, Cumhuriyet'imizin geldiği bu nokta, demokrasimizin geldiği bu nokta, artık bu darbe anayasasıyla ileriye gitmek bizim koşumuzu yavaşlatıyor. Daha hızlı koşmak durumundayız. Milletimizin, özellikle refahını daha da arttırabilmek, özgürlüklerini daha da arttırabilmenin gayreti içerisinde olmalıyız. Bizim milletimize borcumuz var. O nedenle Parlamentoda milletten yetki alan tüm parlamenterlerin, milletvekillerimizin, siyasi partilerimizin genel başkanları da dahil millete olan bu borcunu yerine getirmek için gayret göstermesi gerekir."