Tarih: 05.01.2023 13:37
AGÜ araştırma üniversitesi olmak istiyor
Abdullah Gül Üniversitesi (AGÜ) Rektörü Prof. Dr. Cengiz Yılmaz, düzenlediği basın toplantısında; araştırma üniversitesi olmak istediklerini söyleyerek, "Bizim gibi küçük bir üniversite o araştırma fonlarıyla buluştuğunda çok daha fazla fark oluşturur” dedi.
AGÜ Rektörü Prof. Dr. Cengiz Yılmaz, düzenlediği basın toplantısında üniversitenin çalışmaları hakkında bilgiler verdi. Rektör Yılmaz, AGÜ’nün Ankara’nın doğusunda en yüksek puanla öğrenci alan üniversite olduklarını söyleyerek, "Biz, Ankara’nın doğusunda en yüksek puanla öğrenci alan üniversiteyiz. Yüzde 100 İngilizce eğitimi veren üniversiteyiz. Mezunlarımızda bugüne kadar iş bulmakta zorlanmadılar. Hatta bizim tercihimiz olmamakla birlikte mezunlarımız Kayseri’de kalmamayı tercih ediyorlar. Daha ziyade Ankara’da ve İstanbul’da. Ankara’da da özellikle savunma sanayiinde kendilerine istihdam alanı oluşturabildiler. Bu bizim bir anlamda mutlu ediyor. Biz mezunlarımızın başarılı olmasını isteriz ama aynı zamanda da şehirde de kalmalarını, yakınımızda olmalarını, kurumumuzun gelişmesine de direk ve yakından katkıyı ortaya koyabilmelerini isteriz. Yayın başına düşen uluslararası atıf sayısında Abdullah Gül Üniversitesi Türkiye’de birincidir. Türkiye’de birinciyiz ama Avrupa’da da en ön sıralardayız. Bunlar çok önemli göstergeler. Bu artık belli bir noktaya geldiğimizin göstergesidir. Genç üniversiteyiz, çok hızlı büyümüyoruz ama artık bizim sesimizi biz yükseltebiliriz. Biraz daha gür konuşabiliriz. Kendimizi ortaya koyduğumuz önemli performans göstergelerimiz var” şeklinde konuştu.
"Bizim gibi küçük bir üniversite o araştırma fonlarıyla buluştuğunda çok daha önemli performans geliştirir"
Araştırma üniversitelerinin içerisinde AGÜ’nün de olması gerektiğini ve böyle bir durumda daha çok performans geliştireceklerini ifade eden Cengiz Yılmaz, “Bizi üzen konulardan bir tanesi, Yüksek Öğretim Kurulumuzun belirlediği araştırma üniversitelerinin içerisinde Abdullah Gül Üniversitesi ve bizim ölçeğimizde üniversiteler yok. Daha ziyarede kurul tarafından büyük üniversiteler arasından seçiliyor. Biz isterdik ki Abdullah Gül üniversitesi de araştırma üniversitesi olarak tanımlansın. Bizim gibi küçük bir üniversite o araştırma fonlarıyla buluştuğunda çok daha fazla fark oluşturur ve çok daha önemli performans geliştirir. Büyük, köklü ve devasa üniversitelere o fonları aktardığınızda kimi zaman olumlu sonuçlar doğuracaktır, kimi zaman ise kaybolacak gidecektir" dedi.
Biz hedefleri olan bir üniversiteyiz"
AGÜ’nün hedefleri olan bir üniversite olduğunu dile getiren Yılmaz, “Biz hızlı büyümeye çalışan bir üniversite değiliz. Hiçbir zamanda böyle olmadık, olmayacağız da. Biz hedefleri olan bir üniversiteyiz. O hedeflere doğru da sağlam adımlarla ilerlemek durumunda olan bir üniversiteyiz. Biz Türkiye’deki diğer üniversiteler gibi hızla büyüyen ve sıradanlaşan bir devlet üniversitesi olmayacağız. Gerçekten de sağlam adımlarla ilerliyoruz. Bir üniversitenin o marka gücünü belli etmesi çok farklı kademelerde gerçekleşir. Birinci kademe akademik kademedir. Yani Türkiye’deki ve dünyadaki akademisyenler ilk duyarlar, ilk öğrenirler ve o markayı ilk tanıyıp, algılamaya başlarlar. Çünkü hem sosyal hem de psikolojik mesafeleri bu akademi denilen dünyaya daha yakın olduğu için. Üniversite giriş sınavı ile ilgili puanlarımız konusuna gelince de, üniversitemiz ilk kurulduğunda çok güçlü burslar verebiliyorduk. Çok güçlü burslar verebildiğimiz için de yüksek puanlarla başladık. Ondan sonra aşağı doğru bir evrilme başladı. Ancak o aşağı doğru olan evrilme artık durdu. Artık Abdullah Gül Üniversitesi’nin puanları yeniden yükselme evrimene başladı. Zaten Ankara’nın doğusunda en yüksek puanla öğrenci alan üniversiteydik. Ancak artık orijinal hedeflerimize doğruda hızla ilerleyebiliyoruz. Bu üniversite Türkiye’nin en iyi bilinen en çok tanınan üniversitelerinden birisi olmak istiyor. Bu konuda da hızla ilerleyeceğiz” ifadelerini kullandı.
AGÜ Rektörü Prof. Dr. Cengiz Yılmaz sözlerini şu şekilde tamamladı:
“Türkiye’nin ilk 500’de üniversitesi yok’ deniyor. Bu her yerde kullanılan bir argüman, aslında bu yanlış. Türkiye’nin ilk 500’de üniversitesi var. 1 ya da 2 tane üniversitesi 500’ün içerisine giriyor. Bu ilk 500 gibi sıralamalarda Abdullah Gül Üniversitesi olarak bizim boyutumuzdaki ve bizim yaşımızdaki üniversiteler. Henüz daha o sıralamalarda yer almıyor. Almamasının sebebi toplam yapılan yayın belli bir sayıyı geçtikten sonra üniversiteler bu tür sıralamalara dahil ediliyor. Yani biz genç olduğumuz için 8 yıllık olduğumuz için o 8 yıl içerisinde az sayıda öğretim üyemiz ile yaptığımız yayınlar o sınırı geçmediği için nerede olduğumuzu kimse bilmiyor. O sıralamalara girsek, nereden gireceğimizi kimse bilmiyor. Bizim tahminimize göre önümüzdeki yıl değil, ondan sonraki yıl yani 2024 yılında Abdullah Gül Üniversitesi bu sıralamalarda yer alacak.“
Orjinal Habere Git
— HABER SONU —