Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin, Ülke TV canlı yayınında gündeme ve çalışma hayatına ilişkin soruları yanıtladı.
Temmuz ayında en düşük memur maaşının 22 bin TL olacağı açıklamalarına ilişkin Bakan Bilgin, “Geçtiğimiz günlerde kamu işçilerimizle toplu sözleşme yaptık. Kamuda yaklaşık 700 bin küsur kamu işçisi var. Farklı sektörlerde yer altı maden işlerinde çalışanlardan, enerji işçilerine kadar birçok sektörde işçilerimiz var. İşçilerimizi memnun eden bir sözleşme yaptık. Yüzde 50 istiyorlardı, 45 oldu. Taban ücretini de 13 istiyorlardı, Sayın Cumhurbaşkanımız 15 yaptı. Memurların toplu sözleşmesinin yasal süreci ise Temmuz ayında yapılacak düzenlemeyi mümkün kılıyor. Ben çalışmayı hazırladım, Sayın Cumhurbaşkanımıza önerdim. Onun teknik ayrıntılarını yani 22 bin lira alan en düşük memur maaşının üstündekini de şu anda çalışıyoruz. O rakamlarda aşağı yukarı şekillendi. Temmuz ayında kamuoyuyla paylaşacağız” diye konuştu.
“Tarihte İlk Defa Memura Refah Payı Mevzuatımızın Bir Parçası Haline Geldi”
Bilgin, memur maaşı zammının kademeli olarak maaşlara uygulanacağını belirterek, “Enflasyon farkı ve onun üzerinde de refah payı vereceğiz. Türkiye Cumhuriyeti tarihinde ilk defa Ocak ayında memurlara refah payı mevzuatımızın bir parçası haline geldi. Refah payı diye ödendi. Temmuz’da da hem enflasyon farkı hem de refah payı verilecek. Enflasyon şekillenecek. Biz reel paranın reel değer kaybını, reel gücünü ölçeceğiz. Fiyatlardaki reel durumunu tespit edeceğiz. Çeşitli parametrelerle belirleyeceğiz. Refah payının oranı da ona göre şekillenecek” ifadesini kullandı.
“7 Bin 500 TL’ bin Üzerinde Emekli Maaşı Alanlara İlişkin Düzenlemeyi Yapacağız”
Emekli maaşları ile ilgili 7 bin 500 TL’ nin üzerinde maaş alanlara ilişkin çalışmalarla ilgili sorulan soru üzerine Bakan Bilgin, “7 bin 500’ün üzerinde maaş alanlar düzenlemeden faydalanamadı. Onların da faydalanabileceği bir düzenlemeyi yaparak en alttan yukarı doğru farklılaşan bir zam oranı uygulanacak. Biz iki sene önce bu mevzuyu çalıştığımızda EYT’yi hangi kaynaktan karşılayacaksınız diyorlardı. Ona 120 Milyar Türk Lirası kaynak ayırdık” bilgilerini paylaştı.
Bilgin, herhangi bir kaynak sorununun olmadığına değinerek, şunları kaydetti:
“Eğer üretimde bir zaaf varsa, üretemiyorsanız bir kaynak sorunu olur. Türkiye üreten bir ekonomi. Şimdi yeni kaynaklar da bulduk. Türkiye doğalgaz ve petrol buldu. Doğalgazı ekonomiye kazandırdı, petrol çıkmaya başladı ve petrol alanının daha genişleme potansiyeli var. Bunların ekonomiye girişi Türkiye’nin enerji ithalatındaki harcadığı kaynakların yerli ekonomide kalması, tasarrufa gitmesi veya sosyal harcamaları finanse etmesi gibi değerlendirilecektir.”
“Taşeron İşçiler Dosyası Meclis’e Sunulacak Halde Kimse Endişe Etmesin”
Taşeron işçilerle ilgili sorulan soru üzerine Bakan Bilgin, “Yaklaşık 900 bin taşeron işçisini kamuya kadrolu hale getirdik ama kalan 80 bin kişi vardı. Şimdi sayıları artmış. Bunlar için çalışmanın hazırlığını yaptık, Meclis’e sunma aşamasındaydık fakat deprem, Meclis’in çalışma süresini kısıtladığı için sadece geçici işçileri yetiştirdik. Taşeron işçiler de önümüzde, dosyamız hazır, Meclis’e sunulacak halde. Kimse endişe etmesin” dedi.
“Asgari Ücret, Bütün Ücretlilerin Ücretini de Yukarı Doğru Tırmandırıyor”
Bilgin, Temmuz ayında asgari ücrette yapılacak ara zamma ilişkin şunları söyledi:
“Fiyatların reel durumu, ücretlerin fiyat dalgalanmaları arkasındaki reel durumu, ortalama enflasyonu dikkate alacağız. Reel ücretlerin reel tablosunu çeşitli parametrelere göre belirleyerek dolar bazında, 500 dolar civarında bir asgari ücret politikasının Türkiye açısından gerçekçi olduğu kanaatindeyim. Bunun sebeplerinden biri şu, Türk ekonomisi ihracat yaptıkça, ihracata dayalı büyüdükçe buna imkân veriyor. İkincisi, ücretlerin alım gücünün artması ekonomide iç talebin canlı tutulması açısından önemli. Üçüncüsü de asgari ücreti 500 dolar ya da o reel düzeyde gerçekleştirdiğiniz zaman, bütün ücretlilerin ücretleri yukarı doğru tırmanıyor.”