Depreme Antakya’da yakalanan ailenin hayat hikâyesi herkesi ağlattı

Depreme Antakya’da yakalanan ailenin hayat hikâyesi herkesi ağlattı

Depreme Antakya’da yakalanan ailenin hayat hikâyesi herkesi ağlattı

Yarıyıl tatilinde Hatay’ın Antakya ilçesine gittikleri sırada depreme yakalanan Güzel ailesi, 1 çocuğunu, anne, babasını, kız kardeşini ve yeğenini depremde kaybederken, enkaz altından çıkartıp hastaneye yatırdıkları kız çocuğunu hiçbir yerde bulamadığı için gözyaşı döküyor.
Anne Dilek Güzel, yarıyıl tatili nedeniyle 4 çocuğunu alarak babası Mustafa Gölge’nin (74) Hatay’ın Antakya ilçesindeki evine gitti. Tatili burada geçiren aile geçtiğimiz pazartesi günü sabah saat 04.17’de meydana gelen depreme yakalandı. Deprem sırasında hem Mustafa Gölge’nin evi yıkılırken çevredeki yıkılan evler de aynı binanın üzerine düştü. Bu sırada evde bulunan aile fertleri kaçmaya çalıştı. Dilek Güzel ve 2 küçük çocuğu vatandaşlar tarafından kurtarıldı. Ancak enkaz altında iki çocuğu, anne, baba ve iki akrabası daha kaldı. Bu süreçten sonra Güzel ailesi hem akrabalarını hem de çocukların enkazdan çıkarmak için mücadele etti. Bir süre sonra aile hem kızlarını hem de oğullarını enkazdan çıkardı. Ancak 9 yaşındaki Ali Erkam Güzel’in hayatını kaybettiği, kızları Amina Evra Güzel’in (13) ise yaşadığı belirlendi. Amina Evra Güzel hemen hastaneye kaldırıldı. Aile tekrar enkaza dönüm evdeki diğer fertleri kurtarmak istedi. Ancak anne, baba ve iki akrabalarının da cansız bedenine ulaşıldı. Aile bunun üzerine yaralı olarak kurtarılan kızlarının yanına sahra hastanesine gitti. Ancak kız çocuğunun Adana Şehir Hastanesine sevk edildiği söylendi. Aile Adana Şehir Hastanesine geldi, ancak kız çocuğu da bulunamadı. Aile şimdi kız çocuğunu bulmak için bütün hastaneleri geziyor, ama bir türlü bulamadı.


"Bina yürüyen merdiven gibi tık tık diye aşağıya düştü"
Anne, Dilek Güzel, ise deprem anını söyle anlattı:
“Annemlere tatile gittik uyuyorduk. Ben oturma odasındaydım, çocuklarımda arka odadaydı. Deprem sırasında küçük oğlumu ve kızımı kucağıma aldım, sonrasını hatırlamıyorum. Bina yürüyen merdiven gibi tık tık diye aşağıya düştü. Çığlık attım ’Çocuğumu kurtarın’ diye. O sırada adamın biri geldi, kızımı, oğlumu ve beni kurtardı. Ben içeriye seslendim ’Sizi de çıkaracağım’ diye. Ben hala sanıyorum ki oğlum ve kızımda bizim gibi çıkacak oradan ama arkadaki binalar bizim evin üzerine göçmüş. İki çocuğumla çıktık ama diğer iki çocuğum içeride kaldı.”

"Kızımı bulamıyoruz"
Çocukları çıkarmak için eşiyle tekrar mücadele başlattıklarını anlatan Güzel, “Enkaza tekrar çıktık. Eşim bir delik açtı, o sırada ikinci büyük deprem oldu. Eşim dedi ki aşağıya inelim, diğer çocuklarımızı kurtaralım. O anda eşimin başına bülbül kuşu kondu ne yaptıysak gitmedi. Sonra ben başından çıkarttım, uçtu bu seferde benim başıma kondu. Eşime dedim ki, ’Bunda var bir şey, tekrar girip bakalım.’ İçeriye girdik kızımdan ses geldi. Daha sonra ekipler gelip kızımı çıkarttılar. Eşim, kızımı sahra hastanesine götürdü. Orada kızımın üzerine eşimin telefon numarasını falan yapıştırıyorlar. Hatta kâğıtta, TSK helikopteri ile Adana Şehir Hastanesine doğru sevk edilmiştir yazıyordu. Eşimi refakatçi olarak almıyorlar. Ondan sonrası muamma kızım ortada yok. Her yeri alt üst ettik ama bulamıyoruz. Daha dün oğlumu, annemi, babamı ve yeğenimi toprağa verdim” diyerek ağladı.

Haber Kaynak : iha

18.2° / 3°